ÇHD Genel Merkezi tarafından, Temmuz-Ekim 2015 tarihleri arasında yaygın olarak Kürt Halkına yönelik işlenen “Katletme, Linç, Linç Girişimi, İşkence, Yağma, Kundaklama, Hakaret, Tehdit” suçlarına ilişkin gerçekleştirilecek şikâyetler hakkında bir basın toplantısı ile değerlendirme yapıldı.
Toplantıya İHD Genel Başkanı Avukat Öztürk TÜRKDOĞAN katılarak bir konuşma yaptı.
Muğla’nın Fethiye ilçesinde linç girişimine maruz bırakılarak “Atatürk Büstü öptürülmeye çalışılan” mağdur İbrahim ÇAY’ın katıldığı basın toplantısında öncelikle bir sunum gerçekleştirildi. Çay ile birlikte saldırıdan sonra dönerek halen ikamet ettiği Tarsus ilçesi İHD Şube Başkanı Avukat Yılmaz TALAY da toplantıya katılanlar arasındaydı. TALAY kısa bir değerlendirme konuşması da yaptı.
Elinde uzun namlulu silah tutan bir kişinin fotoğrafıyla birlikte paylaştığı “HDP’li Avı Başladı” tweet’iyle başlayan sunumda çeşitli kundaklama, saldırı, hakaret ve tehdit suçlarının işlendiğini gösteren 30 civarında sosyal medya mesajı projeksiyon cihazından gösterildi.
Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Merkezi’nin çağrısı üzerine sosyal 
medyada Kürt Halkına yönelik işlenen suçların tespit edilip Dernek merkezine bildirilmesi sürecinde biriktirilmiş 1000 kadar suç içerikli mesajın tasnif edilerek savcılık başvurusuna hazır hale getirildiği bildirildi.
ÇHD Genel Başkanı Avukat Selçuk KOZAĞAÇLI, katletme, İşkence, ölülere saldırı ve saygısızlık eylemleriyle sosyal medya mesajlarının bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini ve bu durumun TCK 77. maddesi ile düzenlenen “İnsanlığa Karşı Suç” kapsamında olduğunu aktardı.
Kamu görevlile
rinin, sivil şahısların ve sosyal medya kullanıcılarının Kürt halkına yönelik ırksal temelli saldırganlığının birlikte soruşturulması ve sistematik bir benzerlik gösteren bu saldırıların TCK 77. maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiği belirtildi.
Sunumun ardından söz alan İbrahim ÇAY, sekiz yıldır komşuluk ettiği insanların saldırısına uğradığını, jandarma karakolu, polis aracı ve devlet hastanesinde dahi kamu görevlilerinin saldırgan tutumuyla muhatap olduğunu aktardı. Hemşireden Karakol komutanına kadar olaya karışan tüm kamu görevlilerinin işkence, hakaret ve darp fiillerini anlatan Çay, Fethiye’de kalan serasını ve eşyalarını da değerinin çok altında elinden çıkarmak zorunda bırakıldığından söz etti.
Önümüzdeki hafta başı yapılacak şikâyet ve suç duyuruları ile tüm bu saldırı döneminin birlikte değerlendirilmesi için mücadele edileceği belirtildi.
Basın toplantısında gösterilen PP sunusuna şu linkten ulaşabilirsiniz: basıntoplantısısunu